Günün entelektüel köşe yazısı: Lenin’den Keynes’e teşekkür

“`html

Keynes ve Lenin’in Ekonomik Analizleri: Barış ve Tehlikeler

Yazar Koray R. Yılmaz, geçtiğimiz haftaki köşe yazısında ünlü iktisatçı John Maynard Keynes’in “Barışın Ekonomik Sonuçları” adlı eserine ve bu eserde yer alan Lenin’e ait eleştirilere mercek tuttu.

Yılmaz, Keynes’in kitabındaki Lenin’e yönelik bir referansingözden geçirerek, Lenin’in Keynes ve eserine dair kapsamlı bir konuşma yaptığına dikkat çekti. “Lenin’den Keynes’e ‘şükran’ mesajı” başlıklı yazısında Yılmaz, Lenin’in bu konuşmasını okuyucularıyla paylaştı.

ÜÇ TEMEL TEZ

“Bu dönemin uluslararası sisteminin yeniden yapılandırılmasına dair üç ayrı otorite ve önerinin ortaya çıktığını söylemek faydalı olacaktır.” diyen Yılmaz, “Keynes ve Lenin’in tartışmalarının arka planında bu bağlam yatıyor. İlk öneri, Birinci Dünya Savaşı’nın galip İtilaf Devletleri’nin, kendi aralarındaki farklı yaklaşımlara rağmen Versay Antlaşması’nda buluşarak Almanya’nın ekonomik ve politik gücünü zayıflatmak amacıyla çıkardıkları yeni süreci hedef alıyor. Özellikle Fransa’nın Almanya’ya uyguladığı savaş tazminatları, bu sürecin önemli bir parçası olarak öne çıkıyor. Bu politikanın, İkinci Dünya Savaşı’nın kıvılcımını ateşlediğini söylemek mümkündür.” ifadelerini kullandı.

‘VERSAY ANLAŞMASI AVRUPA İÇİN BİR ENGEL’

İkinci öneriyi Keynes ile özdeşleştiren Yılmaz, “Keynes, ‘Barışın Ekonomik Sonuçları’ isimli eserinde Versay Antlaşması’na muhalefet ediyor. Almanya’ya aşırı yüklenen savaş tazminatları ve müttefik devletler arasında borçların tahsiline dair uygulamaların, barış odaklı bir Avrupa ekonomisi ve siyasetinin inşasına engel teşkil ettiğini vurguluyor. Keynes, savaş tazminatlarının azaltılmasına ve müttefikler arasındaki borçların silinmesine yönelik çağrı yapıyor. Daha önce de belirttiğimiz gibi, Keynes’in temel hedefi burjuva Avrupa uygarlığını kurtararak sosyal liberal bir yapıyı yeniden tesis etmekti.” dedi.

Üçüncü tezin ise Lenin’in liderliğindeki Bolşeviklere dayandığını belirten Yılmaz, açıklamalara şöyle devam etti:

“Zimmerwald sürecinden sonra kurulan Komintern, dünya genelinde bir devrim hareketini hedefliyordu ve Uluslararası Sovyet Cumhuriyeti kuruluşu, bu hedeflerin merkezindeydi. Lenin, Avrupa’nın o zamanlar yaşadığı sıkıntıları ve Versay Anlaşması’nın sonuçlarını sosyalist bir sistemin inşası için bir fırsat olarak değerlendiriyordu: ‘Bu antlaşma, gelişmiş ülkelerin halklarını köleleştirerek hiçbir medeni toplumun katlanmayacağı çilelere maruz bırakıyor… Versay Anlaşması, Almanya ve diğer mağlup tarafları, ekonomik varlıklarını yok eden ve onlara aşağılayıcı bir konumda yaşamaya mahkûm eden bir duruma sürükliyor.'”

LENİN VE KEYNES’İN ORTAK GÖRÜŞLERİ

Keynes ve Lenin’in, mevcut burjuva uygarlığının çöküşte olduğunu tanıdıkları ve Versay Anlaşması’nın bu durum üzerinde büyük bir etkiye sahip olduğunun altını çizen Yılmaz, “Birçok farklı motivasyona sahip olsalar da, bu tespitler ortaklık gösteriyor. Keynes, bu kapitalist sistemi bir dizi radikal önlemle düzeltmenin peşinde iken, Lenin, işçi sınıfı mücadelesini yaygınlaştırarak ekonomik çöküşü hızlandırmayı amaçlamaktadır.” şeklinde yazdı.

Yılmaz, bu bağlamda Lenin’in ifadelerinin “önemli” olduğunu belirterek aktarırken, şunları ekledi:

“Kolonize olmuş ve savaşta yenilen ülkeler sadece bağımlı konuma düşmemiş; her galip devletin içinde de içsel çelişkiler derinleşmiştir; tüm kapitalist çelişkiler daha da ağırlaşmaktadır.”

DÜNYA İFLASA GİDERKEN

Önemli bir ekonomik kaynaktan alıntı yaparak Yılmaz, “İngiliz diplomat ve ‘Barışın Ekonomik Sonuçları’ kitabının yazarı Keynes, hükümeti tarafından Versay Barış Görüşmelerine bir ekonomist olarak katılmış, konuları burjuva bir bakış açısıyla incelemiştir. Keynes, durumun dehşet verici ve öğretici sonuçlarına ulaşmıştır. Sonuçları, Bolşevizm’in sert bir karşıtı olan tanınmış bir burjuvadan gelmektedir. Keynes, Versay Barışı sonrasında Avrupa’nın ve tüm dünyanın iflasa sürüklendiğine kanaat getirmiştir. ‘Yaptığınız şey delilik’ diyerek hükümete istifasını sunmuştur.” diye belirtti.

KEYNES’İN ‘AMERİKAN CÖMERTLİĞİ’ UYARISI

Keynes’in borçların silinmesi gerektiğine dair görüşlerini aktaran Yılmaz, “Lenin, Keynes’in rakamlarını kullanarak uluslararası borç ve alacak durumunu irdeledikten sonra, müstehzi bir şekilde bu borçların kendilerini rahatsız etmediğini ifade etti. Çünkü şöyle demektedir: ‘Keynes’in kitabının yayımlanması öncesinde önerisine uyarak, tüm borçlarımızı iptal ettik.'” dedi.

Lenin’in şu sözlerinin altını çizen Yılmaz, “Bu noktada görüşlerimiz, Keynes ve diğer yerel burjuva pasifistlerinden ayrılmaktadır.” dedi. Aynı zamanda, enflasyon artışının gerisinde kalan ücret artışlarına da dikkat çekerek, işçi sınıfının borçların iptali için güvenilir bir güç olduğunu vurguladı.

SÖMÜRÜCÜLERİN ‘ÖZEL MÜLKİYETİ’

Yılmaz, Lenin’in şu ifadeleri ile durumu bağdaştırdı:

“İşçilerin artan öfkesi, devrimci bir ruh halinin ve kitle grevlerinin yayılmasını kaçınılmaz kılmaktadır. İşçilerin deneyimleri, savaşla zenginleşen kapitalistlerin maliyet ve borç yükünü onların sırtına yüklediğini gösteriyor. Ne tekil grevler ne de parlamenter mücadelelerle bu adaletsizlikler aşılabilir. Çünkü özel mülkiyet kutsaldır ve kapitalistler düzinelerce borç biriktirmiştir. İşçilerin yaşam koşulları giderek kötüleşmektedir. Başka bir çözüm yolu, sömürücülerin ‘özel mülkiyetini’ ortadan kaldırmaktır.”

LENİN’DEN KEYNES’E TEŞEKKÜR MESAJI

Yılmaz, Keynes’in borç iptali ve yeni bir uluslararası ekonomi oluşumunu istemenin, durumun bu noktaya gelmesini engellemeye yönelik olduğunu belirtti. Yazısına şu şekilde devam etti:

“Lenin, ‘Borçların iptali yalnızca Keynes’in fikri değil; milyonlarca insan bu düşünceyi kabul ediyor ya da edecektir. Burjuva iktisatçılarının, başka bir çarenin olmadığını savunduğu bu gerçeği, milyonlarca insan duymaktadır.'”

Lenin aynı zamanda şunları da eklemektedir: “Komünist Enternasyonal Kongresi adına, Bolşevizm için çaba gösteren bu iktisatçılara bir teşekkür göndermemiz gerekiyor.”

“`

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir